Türkiye'nin kalbinde yer alan Kahramanmaraş, tarih boyunca sadece şiir ve edebiyatla değil, dirençle, kültürle ve sıcak insanlarıyla da anıldı. Onikişubat’ın bir köşesinden bakınca, dağlar gibi dimdik duran zamanın kendisiyle karşılaşırsınız. Sokak aralarında çocuk kahkahalarıyla dolan eski taş evler, bir yandan geçmişin hikâyesini fısıldarken bir yandan geleceğe dair umutlar yeşertir.
Kahramanmaraşlı olmak, sabah erkenden fırından çıkan sıcak dondurmayla tanışmak demektir. Akşamları, gökyüzünde gezinen yıldızlara bakıp Sütçü İmam’ın cesaretini hatırlamak; her mevsimde bir direniş, her sokakta bir ilham bulmaktır.
Bugün, bu satırları yazarken fark ediyorum: şehirler de insanlar gibidir. Kimi zaman sessiz, kimi zaman gürültülü ama her zaman bir hikâyesi vardır anlatmak isteyen.